II. BULUŞMANIN ARDINDAN...
24 Şubat 2008, İstanbul buluşmamızda Sunum'dan sonra hem teorik hem pratik tartışmalar yapıldı.
"Pratik" malumdu: Bu tuhaf iklim koşulları içinde evladiyelik pembeleri nasıl daha sağlıklı yetiştirebiliriz? Zararlılarla nasıl mücadele edebiliriz?
Bunlar hakkında Sevgili Emine Yalçın'ın tuttuğu notlar ayrıntılı bilgi içeriyor...
"Teorik"e gelince, -"stratejik"desek belki daha doğru olacak-, o da Sunum'un üçüncü sorusu olan "PDA Nereye Gitmeli?" çerçevesinde yapılan tartışmalardı. Bir toplumsal ağ olarak böyle kalıp, doğal gelişimimizi mi yaşayalım? Yoksa daha klasik organizasyon modellerine mi yönelelim?
Bu konuda bu uğraşı disiplinle sürdürme fakat doğal gelişimden yana olan ilk görüşün sahipleri çoğunluktaydı. Yine de işbölümü ve paylaşımcılık konusunda daha sistematik çözümlere ulaşılması, tohumların nerede nasıl sonuç verdiğinin dikkatle izlenerek Türkiye Doğal Pembe Domates Envanteri'nin geliştirilmesi için başlatılmış bulunan çalışmaya üyelerin titizlikle katkıda bulunması gibi konuların altı kalın kalın çizildi...
24 Şubat toplantısı katılımcılarına bir de Norveç'teki şu meşhur tohum deposunun 26'sında açılışının yapılacağını duyurup, bizim tohumlardan oraya yollayıp yollanmaması konusunda düşüncelerini sorduk. Orada da çoğunluk yollanmaması yönünde görüş belirtti... Biz de zaten öyle düşünüyorduk...
Toplantıya gelenlere verilmek üzere (Istanbul'da yetiştirecekleri için yine İstanbul koşullarına alışmış) Konyar /Şile tohumlarından verdik. Zaten bazıları o gün paylaşmak amacıyla tohumlarıyla gelmişti, Sayın Gençtürk, Sayın Yaşmut, -önceden yollayan- Sayın Eminoğlu gibi...
Gelemeyenlere posta ile yola çıkarıldı bugün tohumları.
Türkiye'nin diğer bölgelerindeki PDA üyelerinden tohum istediklerini belirtenlere de yine bulundukları bölgelere uygun olarak grupladığımız tohumlar postaya verilmek üzere...
Bu konuda Google Gruplardaki iletişim ağından haberleşmeyi sürdüreceğiz.
Emeği geçen herkese, hepinize tekrar içten teşekkür ediyoruz...
Avniye - Mehmet Tansuğ
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder