Temmuz 16, 2007
Temmuz 15, 2007
SIRASELVİLER'DE BİR VAHA!
Dün sabah Sevinç ve Hakkı Baliç ile Hakkı Bey'in Sıraselviler'deki ofisinin bahçesine gittik. Ofis komşusu ve amatör bahçıvan Hasan Bey ile birlikte hem güzel çiçekler hem sebzeler ekmişler bahçeye. Tabii PDA tohumlarının kökeni; anneleri Hafize Baliç'in pembelerinden de. Hasan Bey'in Eminönü'nden aldığı kırmızılar meyveye durmuştu çoktan. Pembeler ise malum, bekliyorlardı! Hepsinin üzerinde envai çeşit canlılar da vardı. Hasan Bey, "doğallığı bozulmasın diye ilaçlamıyoruz" dedi. Bu arada bahçede domateslere düşen gün ışığı 6 saatten az olduğu için kimi kırmızı domateslerin boyu da 2 metreyi aşmış. Yine de şehrin tam orta yerinde vaha gibi bir yerdi yarattıkları alan...
Hakkı Baliç, ofis balkonunda da saksıda devam ediyor PDA çabalarına...
Gönderen A.T. zaman: 09:37 3 yorum
Kategori: PDA Istanbul
ÇİÇEK DÖKME ve GERGİN YETİŞTİRİCİ İLİŞKİSİ
Son günlerde geceleri uykum kaçıyor, şu Türkiye'nin heryerinde, çiçek açıp çiçek döken pembelerimiz yüzünden... Bu sabah kalkar kalkmaz web'de biraz daha kurcalayayım dedim, bu işin nedenini... Bildiğimiz nedenden ("acaip havalar") başka neden bulursam PDA ile paylaşmak amacıyla... (Bu arada Açık Radyo yayınlarından aynı adla bir kitap çıktı, bir çizgi roman, fakat "acaip" önemli şeyler söylüyor, bitmeden edinmekte yarar var! Siteye girmişken, Prof. Mikdat Kadıoğlu'nun şu yazısını da kaçırmamalı: "Sıcak hava dalgalarıyla dalga geçmeyelim lütfen!")
Neyse, çiçek dökmeye dönersek, ilk bulduğum kaynak Missouri Üniversitesi'nin evde domates yetiştiriciliği ile ilgili sayfasıydı. Orijinalini de aşağıya koyduğum bu kaynakta bakın ne diyor (*):
" Çiçek dökme
Özellikle yetiştiricinin erken bir hasat yapıp, meyvaya kavuşmak konusunda gergin olduğu zamanlarda çıkan ilk çiçeklerde görülmesi dikkat çekicidir. Bu sorun, gündüz sıcaklığı 95 Fahrenheit'ın üzerinde iken gece sıcaklığının 55 Fahrenheit'ın altına düştüğü zamanlarda veya gece 75 derecenin üstünde kaldığı zaman da görülür. Sıcak rüzgarlar bu sorunun artmasına yol açabilir." (Fahreneit'ları bizim "santigrata" dönüştürmeyle geçirecek vakit olmadığından aynen buraya aldım)...
"Hava normale dönünce meyva verme de normale döner" diyen bu kaynak, arada bu sorunu daha hızlı aşmak için "hormon" tavsiye ettiği için o satırları buraya almadım! Ama biz belki birinci nedeni ortadan kaldırabiliriz. Yani, gerilmeyelim artık daha fazla "hani nerede meyvalar?" diye. Meyvalar orada! Dökülen çiçeklerden birini alıp yapraklarını açıp bakın, orada! İçi sızlasa da insanın bu böyle. Gezegene doğru davranmayı becerememiş bizlere doğanın verdiği cevap böyle. Beğensek de beğenmesek de...
Keza güvenilir bir başka kaynakta da benzer saptamalar var:
Belirti: Meyva vermeden çiçeklerin ölmesi
Muhtemel neden: Aşırı yüksek ya da düşük sıcaklıklar
Muhtemel çözüm: Sorun, sıcaklıklar düzenli bir hal aldığında kendi kendine çözülür. Bu sorunla karşılaşmamak için en iyi yöntem, dışardaki ısı dengeli olduğu zaman onları dikmektir.
Üçüncü bir kaynak Kansas Üniversitesi Tarım bölümünün yayını. O da çiçek dökmenin nedenleri konusunda aynı şeyleri söyledikten sonra, bazı türlerin buna daha yatkın olduğunu, (ki bizim pembeler, köken olarak en az yarım yüzyıl öncesinden bu yana yükseklerde, yaylalarda yetişmeye alışkın atalarından geliyor, renkleri o yüzden de pembe), bunu engellemek için hiçbirşey yapılamayacağını, fakat bitkiyi sağlıklı ve canlı tutmanın çok önemli olduğunu vurguluyor. Ancak bu yolla ısı normale döndüğünde ona sağlıklı meyva verme şansı tanınabiliyor... İklim değişikliğinin bu tür olumsuz etkileri sadece "çiçek dökme" biçiminde de değil. "Meyvaya durmuş" domates de bu gibi anormalliklerde renk verme sürecini durduruyormuş. Nitekim bizde bu yıl ABD kökenli bir "PinkBrandyWine" var. Paketinde "cat-face'e karşı dirençlidir"
(yani "genetiği ile hafiften oynanmış", dolayısıyla bizce %100 doğal ve heirloom sayılmaz!) yazdığı için, Anadolu kökenli olmadığı için PDA ile paylaşmadığımız. O da 90 günlük. Hanidir üzerinde meyva var. O bile tedbirini aldı. Ne meyvası büyüyor, ne de pembeleşiyor. Tetikte canlı. Öyle ya hem bilmediği bir ortamda, hem de böyle acaip havalarla sarılmış. Ona güzel olmayı, estetik pembeler çıkarmayı öğretmişler ama iklim böylesine değişken olursa ne yapacağını bilmiyor. O da doğasına uygun olarak beklemeyi seçti!
PDA heyecanlarına dönersek yeniden... Gerçekten biz de "geriliyoruz" zaman zaman bu durumdan... Tanıdıklardan telefon edip, "yanlış birşey mi yapıyorum acaba, meyvalar hala yok ortada" diyenler mi istersiniz, umudu kesip bitkisine küsenler mi?
En üzüldüğüm şey ise kimilerinin uzun boylu düşünmeden yaptığı "tohum hatası" filan yollu "teşhis"ler! Kardeşim bu tohumlar fabrikadan gelmiyor ki! Aynı tohum Tekirdağ tarlasında bir kaç gün sonra yenmeye hazır hale gelecek meyvaları vermiş... Bir hata var ortada evet. O hata senin dünyalılarının yıllardır doğaya yaptığı hata. Bedelini bir kere de böyle ve biz ödüyoruz!
Ama ne yapacaksınız, belki de genetiği ile oynanmış, pıtrak gibi meyva vermeye kodlu, ilaçlı tohumlara alışmış amatör yetiştiricinin bu nazlı pembelerin psikolojisini ve fizyolojisini anlaması için de var bu PDA işte.
Sabretmeye ve bakıma devam!
---------------------------------------
(*) "Flower drop Especially noticeable on early flowers when the grower is anxious for fruit to set for an early harvest. The problem occurs when night temperatures are lower than 55 degrees Fahrenheit; when day temperatures are higher than 95 degrees; or when night temperatures remain above 75 degrees. Hot drying winds may intensify the problem."
Gönderen A.T. zaman: 08:08 8 yorum
Kategori: Bakım, çiçek, domates yetiştirmede sorunlar
Temmuz 08, 2007
BİYOLOJİK DAYANIŞMA - KORUMA
Gönderen A.T. zaman: 15:21 0 yorum
Kategori: balkonda domates, doğal tarım
PSİKO-MEKANİK KORUMA
Gönderen A.T. zaman: 15:13 1 yorum
Kategori: balkonda domates, ev bahçıvanlığı malzemesi
Haziran 23, 2007
MEKANİK KORUMA
Bu delikli torbalar esasen "domates olgunlastirma" amaclı imal edilip satılan şeyler... Ama biz gecen yıl oldugu gibi bu yıl da pembeleri dış etkenlerden korumak icin kullanıyoruz onları...
Gönderen A.T. zaman: 09:58 1 yorum
Kategori: Bakım, balkonda domates, ev bahçıvanlığı malzemesi
Haziran 14, 2007
AÇIK RADYO'DA AKTAR İLE SÖYLEŞİ
"Türkiye’nin Organik Tarım Potansiyelinin Farkında mısınız?"
Çiğdem Öztürk tarafından Cengiz Aktar ile Buğday Dergisi için AÇIK RADYO'da (başlığa tıklayın) yapılmış ve derginin Haziran 2007 sayısında da yayımlanan söyleşi...
(Aynı sayıda PDA ile Güneşin Aydemir'in yapıtığı bir söyleşi de var!)
Gönderen A.T. zaman: 15:34 3 yorum
Kategori: basında PDA, organik tarım
Haziran 13, 2007
BEKLERİZ!
PDA-ÇORUM Sönmez Yanardag dikkatimizi su habere cekmis:
Hürriyet - Anayasa Mahkemesi Başkanı Alkışlarla emekli oldu!
Sayın Tuğcu, "domates yetiştireceğim" demiş. Yanardağ da "aramıza katılıp pembesinden yetiştirse" diyor!
Haziran 07, 2007
KARIŞMIŞ KÖKLERİ İNCİTMEDEN NASIL AYIRMALI?
Bilerek - bilmeyerek, isteyerek veya yanlışlıkla- tohumlar eğer fazla yakın bırakılmışlarsa toprağa (torfa!), filizler fışkırmışsa sonradan bir orman gibi hür ve kardeşçesine... nasıl ayıracağız onları şu "şaşırtma" denen işlem sırasında?
Gönderen A.T. zaman: 22:21 0 yorum
Kategori: evde domates çimlendirme, Fide, tohum
Haziran 04, 2007
PDA-REHBER-II YAYINDA!
"Saksılarda Bakım" konulu PDA rehberini (nihayet!) dün yayına soktuk...
Sağ panelden indirilebiliyor!...
Emeği gecen tüm üyelere bir kez de buradan teşekkürler...
Gönderen A.T. zaman: 11:31 0 yorum
Kategori: Bakım, balkonda domates, PDA Rehber
Haziran 02, 2007
SABIRSIZ PEMBELER
Mayıs 27, 2007
"SULASAK DA MI BUYUTSEK SULAMASAK DA OLUR MU?" MESELESİ
PDA'nın yeni üyelerinden bir dostumuz var, "Charly Çınar" diye yazıyor gruba. Bu konuda hayli deneyimli oldugu da verdigi cevaplardan açıkça anlaşılıyor. Dün sulama konusundaki bir soruya şu yanıtı yollamış:
Gönderen A.T. zaman: 08:28 2 yorum
Kategori: Bakım, ev bahçıvanlığı malzemesi, Fide
Mayıs 26, 2007
TOHUMUNU DA ALIP CIKANLAR( -2)
Onları Mart'taki ilk parti çimlendirmemizde "Geri Gelen Tohumlar" diye adlandırıp, burada resimlemiştik. Bugün, şu sıralar çimlendirme yapan PDA üyelerinden Sayın Tüzün'ün dikkati onlara çekilmiş; "Tohumların bazısı çimlenirken yaprakları tohum zarının (?) içinden çıkmakta zorlanıyor. Biraz başalrını kaldırdıktan sonra nazikçe tutup çıkartıyorum. Doğru mu yapıyorum, yoksa müdahale etmemeli miyim?" diyor... Uzmanlarımız ne cevap verecekler bu soruya bilmiyoruz ama, ben şöyle dedim:
"...İnsan onlara yardım etmek istiyor, nedense. Ben de sizin gibi 'nazikce' bazi müdahalelerde bulundum. Bazılarını da hiç ellemedim. Sonuç, o kuru tohumu atip, ya da onunla birlikte eninde sonunda büyümeyi sürdürüyorlar. Nezaketin 'dozu' cok önemli. Doz yüksekse işe yarıyor, seviniyorlar. Özgürleşiyorlar. Değilse yaprakların ucu zedelenebiliyor."
İşte beraberinde yüzeye çıktığı tohum zarına dokunulmayan ve onunla birlikte büyüyenlerden ikisi:
Gönderen A.T. zaman: 14:36 1 yorum
Kategori: Bakım, evde domates çimlendirme, tohum
Mayıs 25, 2007
ILETISIM AGIMIZI YAHOO'DAN GOOGLE'A TASIYORUZ!
Yahoo'daki Türkçe karakter sorunları ve bir Türkçe arayüzünün olmaması herkesi bıktırdığından bugün bir karar alıp, Google Gruplara taşındık...
Aynı adla...
İşte yeni iletişim adresimiz:
http://groups.google.com.tr/group/pembedomates/
Mayıs 18, 2007
BİR "PDA HARİTASI" OLUŞTURUYORUZ...
Google "Earth" yeni versiyon muhteşem. Ama biz "Google Map" kullanarak bir "PDA Haritası" için çalışmaya başladık. Taslak burada!
Bu konuda üyelerimizin de yardımı gerekecek. Kendi adlarını ve bulundukları noktaları daha net bir hale getirmek için... Şimdilik PDA irtibat noktalarındaki arkadaşlarımızın, tohum paylaşanların adlarını girdik. Bir de şehirleri...
Dün (19 Mayıs 2007) bu sezonun ilk saksi dikimlerini yaptık. Geçen yıl da aynı gün başlamıştık. Böylece "19 Mayıs" bir bakıma "PDA yaşgünü" de sayılabilir... Bu sabah da "Fideden Saksıya" konulu Album-III yayına girdi. Sağ panelde bulacaksınız.
Bu arada İstanbul'daki üyelerimizden bir yardım istiyoruz. Acildir:
http://tech.groups.yahoo.com/group/pembedomates/message/420
Gönderen A.T. zaman: 08:46 1 yorum
Kategori: Fide, PDA, PDA Rehber
Mayıs 17, 2007
"ORGANİK TARIM KONGRESİ" AFISINE DİKKATLİ BAKAR MISINIZ?
Ekim ayında İstanbul'da yapılacak "Organik Tarım Kongresi"nin başını çeken, Bahçeşehir Üniversitesi Öğretim Üyesi Sayın Cengiz Aktar, grubumuza periyodik olarak bu konuda bilgi yolluyor, sağolsun.
Son yolladığı dosya şurada.
Aktar, kongre afişinin görseline bizim pembeleri de kattı!
Ortadaki kıvrılmış yaprağın altında saklı balkon pembelerinin öyküsü ve özgün halleri de burada!
Kongreye şimdiden başarılar diliyoruz!
Gönderen A.T. zaman: 14:13 0 yorum
Kategori: AB, balkonda domates, ortak tarım politikası
Mayıs 15, 2007
PDA-ITALYA'DAN ve PDA-LEVENT'TEN...
Gül Ünsever şöyle anlatıyor:
"İtalya'ya (okula) döndükten sonra domates tohumlarımı balkondaki saksılara ektim ve hergün sabırla, hatta sabırsızlıkla çıkacakları günü bekledim. Ve nihayet çıktılar, mucize gibi, hemen hepsi hayat buldu (okuldan arkadaşlarımla paylastığımda 'ancak 2-3 tane çıkar' demişlerdi oysa). Tam 45 tane domates fidem oldu. Balkonda ancak 5 tanesini tutabildim (hergün yapraklarını okşayıp elimde kalan mis gibi domates kokusunu içime çekiyorum), geri kalanını okuldaki botanik bahçemize diktik. Şimdi yine sabırsızlıkla domates verecekleri günü bekliyoruz hep birlikte. Çok teşekkür ediyorum sizlere, bu zevki tattırdığınız için.
Saygılarımla, Gül Ünsever
University of Gastronomic Science, Pollenzo www.studenti.unisg.it "
Gül, gastronomi eğitiminin yanısıra aynı okulda öğrencilik yapan arkadaşları Tangör Tan ve Emre Tatari ile birlikte Slow Food Türkiye'nin kurulması ve yol alması çalışmalarıyla da uğraşıyor. 1-3 Haziran tarihleri arasında İstanbul'da yapılacak Slow Food Turkiye Kongresi icin bir de dergi hazırlığında. PDA'nın da bu dergide yer almasını istiyor.
Onlara kolaylıklar diliyoruz.
PDA-Levent'i ise şimdilik sadece Halil Yılmaz temsil ediyor. Yılmaz'a ilk fidelerden vermiştik Nisan'da. Cep telefonuyla muntazam olarak onların gelişimini görüntüleyip bize yolluyor. 7.katta asma bile yetiştiren Halil Yılmaz'ın serüveni de şöyle:
"1967 ist. dogumluyum... meslek turizm part time şöför.. Evli 3 çocuk babasıyım. Semt 4.levent. Size bio farm organik gübre ararken ulaştım. 4 senedir bende terasımda domates yetiştiriyorum. Irkları rio grande vs benim küçük kız meraklı ..domates yesin çekirdegini alır kurutur bana verir, nisanın birinde 3. de dikeriz. Bir de üzüm merakım var, 7 katta asma yetiştiriyorum. isterseniz resmini göndereyim benim terasın.. a unutmadan asıl meslek fotograf ..resim çekmeyi severim... cep ten resim çekeyim gönderim size .. bundan 2 sene önce gebze organiz sanayi ne gittim öncü adında bir şirket amerikalı misafir şirketi satın alacakmış neyse meraklıyım ya topraga, orada 70 yaşlarında birisi idi adam o kadar yaşlı olmasına ragmen çapayı vura vura terledi. slm dedim nerelisin? Bulgaristan göçmeni. Ne dikeceksin? "Pembe domates"! Ben şaşırdım, ilk kez duymuştum ..anlıyacagınız oradan merakım var pembe domatese bir de eniştem var Samsunda o da çok meraklıdır domates yetiştirmeye ama anlamaz pc den... desem pda o ne der... bu sene alırsam tohumluk çekirdek ona gönderirim... Bu arada pembeciler hızla çogalıyor seneye kısmet olursa daha fazla tohumla çalışacagım, saygılar."
Halil Yılmaz'a da çok teşekkür ediyoruz...
Gönderen A.T. zaman: 14:42 1 yorum
Kategori: "Slow Food", PDA-Italya, PDA-Levent
İYİ OLACAK HASTANIN...
Gönderen A.T. zaman: 13:11 0 yorum
Kategori: Fide, Tarlada PDA
PDA'DA SON HAFTA!
Son 9 gün içinde 125'ten 360'a çıkmış üye sayımız... Yeni PDA üyelerine tohum gerek! Etiketler, torbalar hazır, gözler postacıdayken Selim Güleç'in yolladığı Mersin, Kazanlı Beldesi pembelerinin yeni tohumları Istanbul'a ulaşıyor!
"Kaşığın ucu" ile tohumlar kardeş payı yapılıyor hemen...
Diğer iller ve Istanbul-PDA üyelerinin tohumları, ödemeli kargo ile herkesin kendi adresine teslim edilmek üzere bugün öğleden sonra Emine Yalçın tarafından yola çıkarılıyor. Mersin'de olup da tohum isteyenlere de paket yollanıyor ama bugünden sonra Mersin'den uye olanlar icin Sayın Selim Güleç "bana başvursunlar" diyor.
Bu son parti paylaşımda tohum isteyip de adres bilgilerini giremeyenler Nalan Cantav'a yazacaklar...
Bu arada Metin Varol'un has doğal pembe fideleri hakkında yolladığı mesaj da son derece sevindirici:
Gönderen A.T. zaman: 13:04 5 yorum
Kategori: basında PDA, Tarlada PDA, tohum
Mayıs 11, 2007
BİR SEVİNÇLİ, BİR TEDİRGİN EDİCİ HABER...
Önce ikincisi: Yıllardır yetiştirdiği güzel pembelerle bütün bu serüvenin başlamasına neden olan, "PDA'nın büyükannesi" Hafize Baliç (82), hastanede... Geçen yıl hazırladığı tohumlar ise onun Çerkesköy'deki bahçesine ekilmiş boy atmakta. Ona acil şifalar ve "tekrar ayağa kalkmayı" diliyoruz... Bu sıkıntılı duruma rağmen, Hakkı Baliç, PDA'nın -aşağıdaki haberin geldiği ana kadar- icinde bulunduğu dar boğazdan cıkması icin Hafize Hanım'ın pembelerinden bizlere fide takviyesi yapabilmek icin careler araştırıyordu... Sağolsunlar...
Şimdi sevinçli haber: Geçen Pazardan bugüne üçe katlanan PDA üyelerinin tümüne yetecek kadar tohum bulundu. Sevgili üyemiz Selim Güleç sayesinde. Ne kadar teşekkür etsek azdır. Şu anda PDA elbirliği ile örgütlenip, Pazartesi elimize gececek tohumların, en kısa sürede her üyeye ulaşması için çalışıyor.
Bu vesile ile PDA yurt çapında örgütlenmek durumunda. Fiilen küçük bir grup, elektronik ortamda hızlı işleyen bir ağ iken şimdi 300'ün üzerindeyiz. Daha etkin çalışmak isteyenlerin bize yazmasını bekleriz!